
Uyusturucu baronlarinin gudumundeki hukumetler, durduk yerde yapilan askeri darbeler, sIk sIk el degistiren iktidarlar. Orta ve Guney Amerika´nin politik yapisi dendiginde genelde aklimiza gelen seyler. Kisaca ‘Muz Cumhuriyetleri’.
…
Bir de madalyonun obur tarafindan bakalim isterseniz. Meksika’nin Oaxaca sehrinde basbakanin kuklasinin yakildigi, hukumet aleyhine sloganlar atildigi bir komunist partinin gostrisine rastlamak, ya da Ekvator’un bassehri Quito’nun en islek meydaninda parti liderlerini domuz, tilki vb. hayvan figurleri ile asagilamak, olagan siyasi aktivitelerden.
…
Yer Peru’nun Chivay koyu. Halk, koy meydaninda toplanmis. Hukumetin koylerine yol yapip yapmamasini tartisacaklar. Yerel bir radyo kanali da bu tartismayi canli olarak yayinlayacak. Once hukumetin bir yetkilisi aliyor mikrofonu. Isliklar arasinda yeni yapilacak yolun koyluler icen ne anlama geldigini acikliyor kendince. Turizmin gelisecegini, koylulerin de bu gelismeden pay alacaklarindan bahsediyor. Sonra bir muhendis teknik boyutlarini acikliyor. Sira koylulere geldiginde yasli, genc, erkek, kadin demeden geciyorlar mikrofonun karsisina. Bazilari belli ki ilk defa topluluk onunde konusuyor, heyecanli. Kimi zaman alkislaniyorlar, kimi zaman tepki goruyorlar. Yagmur basladiginda farkli goruslere sahip insanlar ayni tentenin altinda birlesiyorlar. Yagmur kesilip de tartismalarin hararetlindigi yerde, yonetici araya giriyor. Kisa bir ara verdiklerini soyluyor. O anda kiyasiya tartismalarin duyuldugu kolonlardan And dağlarının essiz muzikleri yayilmaya basliyor. Olasi gerginlik yerini yuzlerde gulumsemeye birakiyor.
…
Sonuc ne olur? Muhtemelen hukumetin dedigi olur, diyor Chivay koyluleri. Ama yine de hukumetin tarim politikasini elestirdigi icin kameralar onunde bizzatihi basbakandan ana-avrat kufur yiyen vatandaslarin yasadigi –sozde- demokratik ulkeler aklima geldikce, dusuncelerini olabildigince ozgur bir sekilde ifade edebilmenin bir ayricalik oldugunu dusunuyorum. Siz ne dersiniz?